Ayşe Ayan

Tarih: 04.12.2025 14:00

Papa ve Müslüman Ülkeler: Sansasyonun Asıl Nedeni Ne?

Facebook Twitter Linked-in

Tarihin kalın toz tabakaları arasında hâlâ kendini koruyan bir makam vardır: Papalık. Batı dünyasının siyasi dalgaları yükselip alçalırken, Roma’daki bu makam kendi ritmini asla kaybetmemiştir. 
Bir inancın süreğen hafızası…
Dünyevi olayların sertliğine rağmen, zamana karşı ayakta kalmış bir kurum olması belki bundan dolayıdır.

Akademik literatür Papalığı, Katolik Kilisesi’nin en yüksek otoritesi, Hristiyanlığın Batı kanadının tarihsel lideri ve aynı zamanda Vatikan Devlet Başkanı olarak tanımlar. Bu tanımlar, gerçeğin görünen yüzüdür, içte, bin beş yüz yılı aşan bir kurumun zihni vardır.

Papalığın temeli, M.S. 1. yüzyıla, Havari Aziz Petrus’un Roma’daki liderliğine dayanır. Katolik teolojisi Petrus’u 'İlk papa' kabul etmiştir. Roma episkoposluğunu, onun makamının devamı olarak yorumlar. Bu nedenle Papalık sadece bir yönetim biçimi olmakla kalmaz, apostolik miras, kesintisiz bir temsil zinciridir.
Orta Çağ kaynaklarında Papalık, kralların tahtlarını devirecek kadar güçlü, bazen de imparatorların gücü altında kaybolacak kadar zayıf gösterilmiştir. Her durumda tarih sahnesinde vardır; hakem, aktör, zaman zaman da sadece bir izleyici…

Rönesans'ta sanatın hamisi, Reform döneminde sarsılan otoritenin yeniden örgütleyicisi, modern çağda küresel diplomasi masalarının vazgeçilmez kurumlarından biridir. Bir bakışa göre Papalık, Tanrı’ya yazılmış mektupların dünyevi muhatabıdır; diğer bir bakışa göre ise tarihin kendisinden büyük bir sembol.

Bir makam nasıl olur da bu kadar uzun bir zamanı elinde tutabilir?
Cevap, kutsallığın değil, devamlılığın gücündedir çünkü, Papalık; imparatorlukların çöktüğü, şehirlerin yandığı, haritaların değiştiği çağlarda bile, yanan tek bir ışık gibi kendini korumuştur.
Bir nevi insanlığın hafızasında sürekli açık duran kapı…

Bugün Vatikan’ın 49 hektarlık alanda temsil edilen Papalık, hâlâ milyonlarca Katolik için ruhani lider, uluslararası ilişkilerde, mikro bir devletin diplomatik aktörüdür. Etkili görünür, tarihsel bir canlı…
Sonuçta Papalık, sadece dini makam değil, tarihin kendisiyle kurduğu bitmeyen bir diyalogdur.
Bu diyalog, her çağda her nasılsa, sürdürürürlüğünü baki kılmayı başardı.

PAPA’NIN MÜSLÜMAN BİR ÜLKEYİ ZİYARETİ NEDEN SANSASYONEL ETKİ YARATIR?
Papa’nın Müslüman çoğunluklu bir ülkeye gerçekleştirdiği resmi bir ziyaret, uluslararası medyada çoğu zaman yüksek düzeyde görünürlük kazanır. Bu durum, salt diplomatik bir temasın ötesinde, uluslararası ilişkiler teorilerinin açıkladığı çok boyutlu süreçlerin kesişimine işaret eder. Sansasyonel etkinin temel kaynakları kimlik politikaları, sembolik güç, yumuşak güç, inşacı yaklaşımlar, medeniyetler arası etkileşim teorileri ve tarihsel kurumsallık bağlamında değerlendirilebilir.

Kimlik Politikaları (Identity Politics):
Kimlik temelli yaklaşımlar, devletlerin dış politika davranışlarını maddi çıkarlarla birlikte, kolektif kimlik, kültürel aidiyet ve tarihsel hafızayla şekillendiğini savunur.
Papa hem Katolik kimliğinin, hem de Batı Hristiyanlığının tarihsel temsil gücünün somutlaşmış halidir.
Müslüman bir ülkeye yaptığı ziyaret, bu nedenle farklı dini kimlikleri temsil eden iki tarihsel aktörün karşılaşması olarak algılanır. Sansasyon, ziyaretten değil, aktörlerin kimliklerinin tarihsel olarak konumlandırılmasından doğar.

İnşacılık (Constructivism) ve Sembolik Anlam Üretimi:
İnşacı teori, uluslararası ilişkilerde anlamların maddi değil, sosyal olarak inşa edilmiş olduğunu savunur. Bu perspektiften bakıldığında: Papa’nın ziyareti olay olmaktan çıkar, simgesel anlamlar üreten söyleme dönüşür.
Medya, siyasi aktörler ve kamuoyu ziyareti barış, yakınlaşma, misyonerlik, kültürel diplomasi veya dinsel temsil gibi farklı anlam ağlarıyla yorumlar. Sansasyonun kendisi, olaydan çok yorumun ürünüdür.

Yumuşak Güç (Soft Power) ve Dini Diplomasi:
Joseph Nye’ın ortaya koyduğu yumuşak güç kavramı, aktörlerin çekicilik, kültür ve normlar üzerinden etkide bulunabilme kapasitesini açıklar. Papa dünyadaki en güçlü dini yumuşak güç aktörlerinden biridir. Vatikan’ın gücü ekonomik veya askerî değildir, ahlaki otorite, normatif söylem, sembolik liderlik üzerinden işler.
Bu nedenle ziyaretler, sıradan diplomatik görüşmelerden daha fazla medya ilgisi çeker çünkü, olay teknik değil, normatif bir mesaj üretir.

Medeniyetler Çatışması ve Eleştirileri:
Samuel Huntington’ın tartışmalı 'Medeniyetler Çatışması' tezi, Batı-Hristiyan medeniyetiyle İslam medeniyeti arasındaki sembolik sınırların politika üzerindeki etkisini vurgular. Ziyaret tam da bu teorinin öngördüğü fay hatlarına dokunduğu için, medya tarafından iki medeniyetin etkileşim alanı olarak yansıtılabilir. Sansasyon, teorinin kendisinden değil, teorinin popüler algılanış biçiminden beslenir.

Tarihsel Kurumsalcılık:
Tarihsel kurumsalcılığa göre kurumların geçmişte inşa ettiği kimlikler, günümüz siyasi davranışların anlamlandırılmasını etkiler. Papalık da: Orta Çağ Hristiyan siyasi düzeninin merkezi, Avrupa dini-siyasi otoritesinin tarihsel taşıyıcısı olarak algılanır.
Müslüman dünyasıyla ilişkiler tarih boyunca hem çatışma hem diplomatik temas içermiştir. Günümüz ziyaretlerinin sansasyon yaratması tam olarak buradan, tarihsel hafızadan doğar.

Kamuoyu ve Medya Çalışmaları Perspektifi:
Kamuoyu teorileri, sembolik liderlerin görünürlüğünün medya tarafından yükseltildiğini gösterir.
Papa’nın ziyareti: Dini lider diplomasisi, simgesel fotoğraf üretimi, normatif mesaj verme potansiyeli, küresel din-politika ilişkisi nedeniyle haber değerini kendiliğinden yükseltir. Medyada oluşan sansasyon etki olayın değil, görselleştirilme biçiminin sonucudur.
Papa’nın Müslüman bir ülkeyi ziyaret etmesi sansasyon yaratıyorsa, bunun nedeni:
Kimlik politikaları,
İnşa edilmiş sembolik anlamlar,
Dini diplomasi,
Tarihsel ilişkilerin kolektif hafızası,
Medyanın olayları çerçeveleme biçimi gibi, çok katmanlı uluslararası ilişkiler dinamikleridir.
Sansasyon ne ziyareti yapan aktörden kaynaklanır ne de ülkenin politik tutumundan. Asıl neden, uluslararası ilişkilerin normatif, sembolik ve tarihsel boyutlarının kesişmesidir.

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —