CHP’nin 39. Olağan Kurultayı’nın ardından partinin gelecek stratejisi netleşmeye başladı. Özgür Özel’in yeniden genel başkan seçildiği kurultay, hem parti programındaki değişiklik hem de yeni döneme ilişkin mesajlarla dikkat çekti. Kurultay sonrasında merak edilen “CHP’nin yol haritası nasıl şekillenecek?” sorusuna Özel, üç maddelik bir özetle yanıt verdi. Öte yandan kurultay konuşmasındaki “Stockholm sendromu” çıkışı, DEM Parti’den gelen tepkilerle gündeme oturdu.
CHP’nin Kurultay Sonrası Yol Haritası: Özel’den Üç Maddelik Strateji
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tek aday olarak girdiği 39. Olağan Kurultay’da yeniden başkan seçildi. Partide program değişikliğinin ardından gözler yeni dönemde izlenecek yola çevrilirken Özel, gazeteci Deniz Zeyrek’e yaptığı değerlendirmede gelecek sürecin ana çerçevesini şu üç başlıkla ifade etti:
1- Mücadelemiz devam edecek. 2- İktidar yürüyüşümüz devam edecek. 3- Halkımıza bu ülkeyi yönetme kapasitemizi göstereceğiz.
Özel, ekonomiden hukuka, dış politikadan güvenlik başlıklarına kadar birçok alanda yetkin bir ekip oluşturduklarını söyleyerek, “Tecrübeli arkadaşlarla bugünden itibaren yola çıkıyoruz. Hem baskılarla mücadele edeceğiz hem de iktidara yürüdüğümüzü göstereceğiz” dedi.
Üç Ay İçinde Hükümet Programı Hazırlanacak
Özgür Özel, parti programının genel hatlarının açıklandığını ancak seçmenin somut vaat duymak istediğini vurguladı. Bu kapsamda CHP’nin üç ay içinde güçlü ve detaylı bir hükümet programı açıklayacağını belirten Özel şu ifadeleri kullandı:
“Halkımız sorunlarına çözüm bekliyor. Biz de sekiz ayrı başlıkta somut vaatlerimizi duyuracağız. İktidar için hazır olduğumuzu göstermemiz gerekiyor.”
2 Milyon Üyenin Sahaya İneceği En Kalabalık Kampanya
Özel’in en dikkat çekici açıklamalarından biri ise seçim stratejisiyle ilgili oldu. Medya alanındaki baskılar nedeniyle halka ulaşmada yeni yöntemler izleyeceklerini söyleyen Özel, CHP’nin sahada büyük bir kampanya başlatacağını belirtti:
“2 milyon üyemiz kapı kapı dolaşacak. Anlatacak, örgütleyecek, buluşturacak. Ayrıca belirlediğimiz 185 bin sandık görevlisi yalnızca seçim günü çalışmayacak; bölgelerindeki seçmeni ziyaret ederek partiyi sahada örgütleyecek. Bu süreç, dünya siyaset tarihinin en kalabalık kampanyası olacak.”
DEM Parti ile Yaşanan “Stockholm Sendromu” Polemiği
Kurultay konuşmasında “Stockholm sendromuna kapılmayın, celladınıza aşık olmayın” sözleri büyük yankı uyandırmış, DEM Parti’den sert açıklamalar gelmişti. Özel, sözlerinin DEM Parti’ye yönelik olmadığını vurgulayarak şu değerlendirmeyi yaptı:
“Hangi siyasi parti olursa olsun diye başladım. AKP ve MHP’nin Kürt seçmenlere yönelik uygulamalarını hatırlattım. DEM Parti alınganlık göstermiş olabilir. Muhalefetin kendi arasında tartışmasını doğru bulmam; bu tartışmayı sürdürmeyeceğim.”
Kılıçdaroğlu’ndan Tebrik Gelmedi
Özel, eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisini tebrik edip etmediği sorusuna ise, “Kurultaydan bir gün önce arayıp davet ettim. Gelmedi, şu ana kadar aramadı” yanıtını verdi.
Gürsel Tekin Hakkında: “Gerçek Partili Mesajı Okur”
İstanbul’da mahkeme kararıyla “Çağrı Heyeti” görevi devam eden Gürsel Tekin hakkında konuşan Özel, Tekin’in “parti üyesi olmadan bazı isimleri ihraç etmeye çalıştığını” ifade etti. Özel, “Biz mücadele veriyoruz, bunlarla uğraşacak değiliz. Gerçek partili kurultaydan çıkan mesajı okur” dedi.
Parti Meclisi Başvurularındaki Düşüş
Gürsel Tekin’in “PM başvuruları geçmişte 400 iken bu dönem 145’e düştü” sözlerini değerlendiren Özel, nedenin kendi aldığı yüksek oy olduğunu belirterek, “1333 oyla seçildim, bu parti tarihinin en yüksek rakamı. Anahtar listede tek çizik olmadı. Bu tablo bize büyük sorumluluk yüklüyor” dedi.
CHP Yeni Döneme Büyük Kampanya ve Somut Vaatlerle Giriyor
CHP, kurultayın ardından hem örgüt yapısını hem de seçim stratejisini yeniden şekillendiriyor. Özgür Özel’in açıkladığı üç aylık hükümet programı takvimi, 2 milyon üyenin sahada olacağı geniş katılımlı kampanya ve siyasal iletişim stratejisi, partinin iktidar hedefinin merkezinde yer alıyor. Kurultay sonrası mesajlar, CHP’nin hem iç tartışmaları sonlandırma hem de seçmene yeni bir yönetim vizyonu sunma çabasıyla hareket edeceğini gösteriyor.
