Türkiye’de doğum oranlarının hızla düşmesi üzerine hükûmet, aile yapısını güçlendirmeyi ve çocuk sahibi olmayı teşvik etmeyi amaçlayan yeni bir düzenleme hazırladı. Taslağa göre kadın memurların doğum izni 25 haftaya çıkarılırken, babalara da 15 gün doğum izni verilecek. Ayrıca koruyucu aileler için de özel haklar getiriliyor.
Doğum izni süresi uzatılıyor
Mevcut uygulamada kadın memurlar doğumdan önce 8, doğumdan sonra 8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta analık izni kullanabiliyor. Yeni düzenleme ile doğumdan önce 8, doğumdan sonra 16 hafta olmak üzere toplam 24 hafta izin hakkı tanınacak. Çoğul gebeliklerde ise doğum öncesine eklenen 2 haftalık izin hakkı korunacak.
Babalar için 15 gün doğum izni
Taslak sadece kadın memurları değil, erkek çalışanları da kapsıyor. Halen 10 gün olan babalık izni, yeni düzenleme ile 15 güne çıkarılacak. Böylece doğum sonrası babaların aileye daha fazla destek olması hedefleniyor.
Koruyucu ailelere teşvik
Çalışmada koruyucu aileleri destekleyen hükümler de bulunuyor. 3 yaşını doldurmamış bir çocuğa koruyucu aile olan memurlar, çocuğun teslim tarihinden itibaren 15 gün izin kullanabilecek. Bu adımın, hem koruyucu aile sayısını artırması hem de çocukların kurumlar yerine aile ortamında büyümesini sağlaması bekleniyor.
İşçilere de ücretsiz izin
Taslak yalnızca memurları değil, işçi statüsünde çalışanları da kapsıyor. Buna göre, işçilere 15 gün ücretsiz izin hakkı tanınacak. Böylece farklı statülerdeki çalışanların doğum sonrası süreci daha kolay geçirmeleri amaçlanıyor.
Düzenlemenin amacı
Taslağın gerekçesinde Türkiye’nin azalan doğum oranları ve hızla yaşlanan nüfus sorununa dikkat çekildi. Düzenlemenin, doğum izinlerinin artırılmasıyla birlikte hem nüfus politikasını desteklemesi hem de ailelerin çocuklarıyla daha fazla vakit geçirmesine imkân tanıması hedefleniyor.
Gerekçede ayrıca şu ifadelere yer verildi:
“Bu düzenleme ile koruyucu aile sayısının artması, daha çok çocuğun kurum yerine aile yanında bulunması, koruyucu aile olan devlet memurlarının çocuklarına daha fazla zaman ayırması ve iletişimin daha sağlıklı gelişmesi amaçlanmaktadır.”
Haber Merkezi
