İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, gazeteci Merdan Yanardağ ve Necati Özkan’ın da aralarında bulunduğu beş kişi, “casusluk” suçlamasıyla ifade verdi. Yaklaşık 11 saat süren ifade işlemlerinin ardından savcılık, üç isim hakkında tutuklama talebinde bulundu.
Casusluk soruşturmasında 11 saatlik ifade trafiği
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “casusluk” soruşturması kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, gazeteci Merdan Yanardağ ve danışman Necati Özkan dahil beş kişinin ifade işlemleri tamamlandı.
Çağlayan Adliyesi’nde sabah saatlerinden itibaren başlayan süreç, akşam saatlerine kadar sürdü. Yaklaşık 11 saatlik ifade maratonunun ardından savcılık, İmamoğlu, Özkan ve Yanardağ hakkında tutuklama talep etti.
İmamoğlu: “Casusluk bana hakarettir”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ifadesinde, kendisine yöneltilen suçlamaları sert bir dille reddetti. “Casusluk benim hayatıma hakarettir. Bu suçlama bana yöneltilebilecek en ağır ve en saçma ithamdır.” diyen İmamoğlu, hakkındaki iddiaların dayanaksız olduğunu belirtti.
İmamoğlu, Hüseyin Gün isimli şahsı tanımadığını, dosyada geçen mesajlaşmalarda adının geçtiğini ancak bu yazışmalarla hiçbir ilgisinin bulunmadığını söyledi. “Wickr ME” adlı uygulamayı hiç kullanmadığını ifade eden İmamoğlu, “Bu uygulamayı ilk kez duydum. Ne üyeliğim ne de kullanımım olmuştur.” dedi.
“CIA çalışanından tavsiye almam akla mantığa uygun değildir”
İfade sırasında, iddia edilen yabancı bağlantılarla ilgili de konuşan İmamoğlu, “CIA çalışanı olduğu belirtilen bir şahsın bana muhafazakarlara nasıl davranmam gerektiği yönünde tavsiyelerde bulunması akla mantığa uygun değildir.” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, siyasi kampanyalarının kendi ekipleri tarafından yürütüldüğünü vurgulayarak, “15 gün içinde bir yabancı danışmanın kampanyamı yönlendirmesi mümkün değildir.” dedi.
“Komplo teorisiyle karşı karşıyayım”
İmamoğlu, savcılık ifadesinin sonunda kendisine yöneltilen suçlamaları reddederek, “Bu dosya benim bütün hayatıma hakarettir. Casusluk suçlaması vatan hainliği ile eşdeğerdir. Komplo teorisiyle karşı karşıya olduğumu düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.
Merdan Yanardağ: “Hiçbir casusluk faaliyetiyle ilgim yok”
Soruşturma kapsamında ifadesi alınan Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ da suçlamaları reddetti. Hüseyin Gün isimli şahsı Seher Alaçam aracılığıyla tanıdığını belirten Yanardağ, “Bu kişiyle birkaç kez ev ziyaretlerinde karşılaştım. Siyasi konular dışında bir görüşmemiz olmadı.” dedi.
Yanardağ, Gün’den hiçbir şekilde para almadığını vurgulayarak, “Annesi olarak gördüğü Seher Hanım’ın küçük maddi yardımları olurdu, bunlar da kayıt altındaydı. Hüseyin Gün’ün espiyonaj faaliyeti yürüttüğüne dair hiçbir izlenimim olmadı.” şeklinde konuştu.
“Ben yurtsever bir gazeteciyim”
Yanardağ, savcılıktaki ifadesinde şunları söyledi:
“Hayatım boyunca emperyalizm ve siyonizme karşı mücadele ettim. Ülkem aleyhine herhangi bir faaliyetin içinde olmam mümkün değildir. Bu bana yöneltilebilecek en çirkin suçlamadır. İstemeden de olsa hiçbir espiyonaj faaliyetine alet olmadım. Büyük bir haksızlıkla karşı karşıyayım.”
Yanardağ, son olarak serbest bırakılmasını talep etti.
Soruşturma sürüyor
İfade işlemlerinin tamamlanmasının ardından savcılığın, İmamoğlu, Özkan ve Yanardağ hakkında “casusluk” suçlamasıyla tutuklama talep ettiği öğrenildi. Mahkemenin kararının kısa süre içinde açıklanması bekleniyor.
Haber Merkezi