2019 yılında, Seda Sayan'ın sunduğu "Yemekteyiz" yarışmasına katılarak haftanın birincisi seçilen ve sonrasında "Reyhan Şef" adıyla sosyal medyada ünlenen Reyhan S., şimdi ciddi bir dolandırıcılık soruşturmasıyla gündeme geldi. Reyhan S., dini nikahlı eşi M.S.S. ile birlikte İstanbul'da tanıştıkları kişileri 28,5 milyon TL dolandırmakla suçlanıyor.
Edinilen bilgilere göre, Reyhan S. İstanbul'da açtığı restoranına gelen müşterilerle dostane ilişkiler kurarak güvenlerini kazandı. Bu güven ortamını kullanarak, dini nikahlı eşi M.S.S.'nin avukat olduğunu ve silah ruhsatı işlemlerinden, orman vasfını yitirmiş hazine arazilerinin kiralanmasına kadar birçok işi "ucuz ve kolay" şekilde gerçekleştirebildiğini ileri sürdü.

Habertürk muhabiri Mustafa Şekeroğlu'nun aktardığı bilgilere göre, bu yönlendirme sonucunda Reyhan Şef'in eşi M.S.S. ile tanışan dört kişi, arazi kiralama vaadiyle toplam 28 milyon 500 bin TL ödeme yaptı. Ancak vaatler yerine getirilmedi ve mağdurlar durumu fark edince şikayette bulundu.
Asayiş Şube Müdürlüğü Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri, mağdurların şikayeti üzerine çalışma başlattı ve Reyhan Şef ile eşi M.S.S.'yi Çekmeköy'de gözaltına aldı. Yapılan ilk incelemelerde, çiftin elde ettikleri paranın 12 milyon TL'lik kısmıyla lüks araçlar aldığı iddia edildi.
Gözaltı sürecinin ardından çift, Gayrettepe Asayiş Şube Müdürlüğü'nde işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Reyhan S., adli kontrol kararıyla serbest bırakılırken, eşi M.S.S. tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Olay, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Reyhan Şef olarak tanınan Reyhan S.'nin daha önce yemek yarışmasında kazandığı ün ve sosyal medyadaki popülerliği, dolandırıcılık iddialarının daha fazla dikkat çekmesine neden oldu. Uzmanlar, bu tür dolandırıcılık olaylarının, mağdurların güvenini kazanmaya dayalı psikolojik yönlendirmelerle gerçekleştirildiğine dikkat çekiyor.
Yetkililer, mağdurların şikayetlerinin ardından yürütülen soruşturmanın devam ettiğini ve olası diğer mağdurların da polisle iletişime geçmesi gerektiğini belirtti. İstanbul'daki emniyet güçleri, özellikle yüksek meblağlı dolandırıcılık vakalarında, mağdurların korunması ve suçluların adalet önüne çıkarılmasını öncelikli görev olarak gördüklerini açıkladı.
Reyhan S. ve M.S.S.'nin gözaltı süreci, dolandırıcılık vakalarının sosyal medyada kazandığı ün ve güven faktörüyle nasıl birleşebileceğini gözler önüne serdi. Bu olay, toplumsal olarak dikkat çekici bir örnek oluştururken, yatırım veya ortaklık vaadiyle para toplayan kişilere karşı vatandaşların daha dikkatli olması gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.
Haber Merkezi