Hatay'da bir baba, 18 yaşından küçük kız çocuğunu sosyal medya platformu TikTok'ta canlı yayınlara çıkararak para kazanmaya çalıştı. Canlı yayın sırasında gelen tepkilere aldırış etmeyen baba, durumu "normal" diyerek savundu. Olayın duyulmasının ardından toplumdan yoğun tepki geldi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı konuya ilişkin açıklama yaptı ve kız çocuğunun sağlık kontrollerinin ardından devlet koruması altına alındığını duyurdu. Bakanlık açıklamasında, çocuğun psikososyal destek sürecinin uzman ekipler tarafından başlatıldığı belirtildi.
Baba, emniyet birimleri tarafından gözaltına alınırken, Bakanlık dava sürecine müdahil olacağını ve şahsın gereken cezayı alması için süreci titizlikle takip edeceğini açıkladı. Bakanlık yetkilileri, konuyla ilgili olarak şunları ifade etti: "Bugün bazı basın yayın organlarında yer alan haberlere ilişkin emniyet birimlerimiz adres tespiti yaparak derhal müdahale etmiştir. Görüntülerde yer alan çocuğumuz sağlık kontrollerinin ardından devlet korumasına alınmıştır. Uzman ekiplerimiz, çocuğumuza yönelik psikososyal destek sürecini başlatmıştır."
Sosyal medyada olay kısa sürede büyük yankı uyandırdı. Kullanıcılar, çocuğun rızası ve güvenliği gözetilmeden yapılan canlı yayınlara tepki göstererek, çocuk istismarına karşı daha sıkı önlemler alınması çağrısında bulundu. Uzmanlar, küçük yaştaki çocukların sosyal medya üzerinden gelir kaynağı hâline getirilmesinin hem psikolojik hem de sosyal açıdan zararlı olabileceğini vurguluyor.
Bu olay, sosyal medyada çocuk istismarına karşı farkındalık oluşturulması açısından önemli bir örnek olarak öne çıkıyor. Yetkililer, çocukların güvenliğinin her koşulda öncelikli olduğunu ve bu tür ihlallerin takipçisi olacaklarını belirtti. Ayrıca, sosyal medya platformlarının da çocuk koruma politikalarını daha etkin uygulaması gerektiği ifade ediliyor.
Hatay'daki olayın ardından, çocukların korunması ve ailelerin bilinçlendirilmesi amacıyla çeşitli kampanyaların ve eğitim çalışmalarının artırılması planlanıyor. Bakanlık, bu tür vakaların önlenmesi için toplumun tüm kesimlerinin iş birliği yapmasının hayati önem taşıdığını belirtiyor.
Haber Merkezi